Bildiğiniz gibi Memur-Sen, Kamu İşvereninin 2. Teklifi sonrasında basın açıklaması yapma kararı almış. Bu kararın hem geç kalınmış bir karar hem de, etki alanı çok sınırlı olacak bir karar olacağını söylemiştik ve üstün körü, yapılmış olmak için yapılan basın açıklamasına kendi teşkilatı ve kendi başkanlarının katılmadığı, ulusal basının bile yer almadığı bir eylem yapılmıştır.

​

Soruyoruz ?

​

• Siz memuru böyle mi temsil ediyorsunuz?

​

• "Mücadelemiz sonuç verdi" dediğiniz mücadele böyle mi oluyor?

​

• Kendi eylemine sahip çıkamayan sendika yöneticileri memurun hakkına nasıl sahip çıkacaklar?

​

      Bugün de net bir şekilde anlaşılıyor ki, memur 7. Toplu sözleşmede de kaybeden taraf olacaktır.

​

    Bu basın açıklaması sonrasında kamu işvereninin piyasa gerçeklerine uygun teklifle gelmemesi durumunda nasıl bir eylemsel hareket başlatılacağı hemen açıklanmalı, tüm sendikalara memurun iki yılını etkileyecek toplu sözleşme masasına sahip çıkmak için çağrı yapılmalıdır.

​

      22 Ağustos'a 1 gün kala, 2019 yılındaki gibi basit eylemlerle günler geçirilerek sonrasında da uzlaşma sağlayamadık deyip son söz hakem heyetine bırakılmamalıdır. Zira hakem heyeti kamu işveren heyetinin verdiği tekliften farklı bir tutanağı açıklamayacağı açıktır.

​

     Biz sendika olarak memurun iki yılını etkileyecek olan toplu sözleşme masasına sahip çıkmaya hazırız. Diğer sendikalar da gerçekten sendikal görev ifa ediyorlarsa siyasetten ve barındırdıkları ideolojiden bağımsız olarak memur için bu çağrıyı yapmalıdırlar. Tüm sendikaların katılım göstereceği, örgütlü gücün sahaya yansıtılacağı eylem yapılmalıdır.

​

     Memurun geleceği tüm sendikalardan daha önemlidir. Memurun her alanda temsiliyeti adına mücadelemiz her daim devam edecektir. Memur yalnız değildir.

​