ÜNİVERSİTE İDARİ PERSONELİNİN TAYİN HAKKI İÇİN ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI ÖNÜNDE 5. GÜN

​

Üniversite idari personelinin tayin hakkına ilişkin taleplerimizi dile getirmek ve bu konuda somut adımlar atılmasını sağlamak amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde 5 günlük oturma eylemi gerçekleştirdik. Son günümüzde ÜNİPERSEN ve Kamu Memurlar Derneği (KAMEM) önderliğinde bir çok sendikanın katılım sağladığı eylemimizi gerçekleştirdik.

​

"Toplu Sözleşme Kararları Uygulansın!"
6. ve 7. Dönem Toplu Sözleşmelerinde çözüm için karar alınmıştı Toplu Sözleşmelerde, üniversite idari personelinin tayin hakkıyla ilgili bir çalışma yapılması kararlaştırılmıştı. Ayrıca Cumhurbaşkanımızın bu konuda çözüm sözü vermiş olması ve YÖK’ün 26 Şubat 2024 tarihinde tüm üniversitelere “İdari Personelin Kurumlar Arası Yer Değişikliği” konulu yazı göndererek ilk adımı attığını duyurması, çalışanlar arasında umut yaratmıştı. Ancak aradan geçen süreye rağmen henüz somut bir çalışma, açıklama ya da takvim oluşturulmamıştır. Üniversite çalışanları, dört yılı aşkın süredir bu konuda net bir adım atılmasını beklemektedir.

​

"Üniversite Çalışanları Ayrıcalık Değil, Adalet İstiyor"
Tayin hakkı tüm kamu çalışanları için düzenli bir sistem dahilinde uygulanırken, üniversite çalışanlarının bu haktan mahrum bırakılması kabul edilemez. Bu durum çalışanlarımızı ailelerinden, çocuklarından ve memleketlerinden ayrı bırakmaktadır. Haklı talebimizin karşılık bulana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.

​

"Somut Çözüm Bekliyoruz"
Eylemde bir çok sendikanın temsilcileri yer aldı. Üniversite Çalışanlarının haklı talepleri karşılık bulmalıdır. “Üniversite idari personelinin tayin hakkı düzenlemesi, yıllardır süregelen bir mağduriyettir ve biran önce gerekli çalışma yapılmalıdır  açıklamalarıyla desteklerinin kararlılıkla süreceğini vurguladılar.

​

ÜNİPERSEN olarak 5 gündür yağmur soğuk demeden Tayin Nakil hakkımız için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önündeydik. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarında tayin hakkı belirli bir sisteme bağlanmışken, üniversite çalışanlarının bu haktan mahrum bırakılamaz. Bu haklı talebimiz karşılık bulana kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.